Vücudumuzda kaşınan bir bölgeyi kaşıdıkça daha fazla kaşınmasının nedeni bilim insanlarının "kaşıntı-kaşıma döngüsü" adını verdikleri bu durumla ilişkili.
Nisan ayında Mars ve Jüpiter gün batımında gökyüzünde görülebilirken Merkür, Venüs ve Satürn şafak vakti gökyüzünde tekrar belirlemeye başlıyor. Lyrid (Çalgı) Gök Taşı Yağmuru 21-22 Nisan gecesi en yüksek etkinliğe ulaşıyor.
Mart ayının başında Merkür, Venüs, Mars ve Jüpiter gün batımında gökyüzünde. Ancak Merkür ve Venüs ayın ikinci yarısından sonra gökyüzünü terk ediyor. Mart ayında hem Ay hem Güneş tutulması gerçekleşiyor. Ancak iki tutulma da Türkiye’den izlenemiyor.
Şubat ayında çıplak gözle görebileceğiniz gezegenlerin hepsi gün batımında gökyüzünde. Ufkun üzerindeki yüksekliği her geçen gün azalan Satürn, görüş alanımızdan yavaş yavaş ayrılırken Venüs ve Jüpiter ise gökyüzünün en parlak üyeleri oluyor.
Ocak ayında Güneş’in batışıyla birlikte Venüs, Satürn ve Jüpiter gökyüzünde beliriyor. İlerleyen saatlerde Mars, doğu yönünde ufuktan doğarken önce Venüs sonrasında ise sırasıyla Satürn ve Jüpiter, batı yönünde ufuktan batıyor. Merkür ise Güneş’in doğuşundan önce gökyüzünde görülebiliyor.
Jüpiter, aralık ayında karşı konuma geliyor. Gözlem için son derece uygun olduğu bu konumdayken yılın en büyük ve parlak Jüpiter’ini gözlemleme fırsatını kaçırmayın.
Kasım ayında çıplak gözle fark edilebilen gezegenlerin hepsini gece yarısından önce gökyüzünde görmek mümkün. Leonid (Aslan) gök taşı yağmuru ise 17-18 Kasım gecesi en yüksek etkinliğe ulaşıyor.
Ekim ayında neredeyse bütün gece gökyüzünde olan Satürn, 14 Ekim akşamı Ay’ın çok yakınında görülebilir. 26 Ekim akşamı ise Venüs ile Akrep Takımyıldızı’nın en parlak yıldızı Antares’i bir arada bulabilirsiniz.
Eylül ayı Merkür’ü şafak vakti gözlemlemek için son derece uygun bir dönem. 8 Eylül’de karşı konumdan geçecek olan Satürn ise bütün gece gökyüzünde görülebiliyor.