Son yıllarda migrenin oluşumundaki rolü olduğu anlaşılan kalsitonin gen ilişkili peptid (CGRP) adlı molekülün etkisini engellemeyi hedefleyen ilaçların hem atağın akut evresinde hem de atakları önlemeye yönelik tedavilerde etkili olduğu bulundu.

Harsa Maduranga/iStock
Yakın geçmişte uzak bir ihtimal sayılan bu mesele, artık eğitim gündeminde önemli bir yer tutuyor. Yapay zekâ, eğitim teknolojileri alanında ders planlamasından öğrenci değerlendirmesine, kişiselleştirilmiş öğrenmeden sanal rehberliğe kadar pek çok alanda çığır açıcı değişimler yaratmaya başladı. Ancak çoğu teknolojik ilerlemede olduğu gibi bu değişim de fırsatların yanı sıra etik, pedagojik ve toplumsal riskleri beraberinde getiriyor.
Birçoğumuz günlük yaşantısında öneri sistemlerinden sohbet robotlarına, dijital asistanlardan otomatik çeviri hizmetlerine kadar birçok alanda yapay zekâyı aktif olarak kullanıyor. Artık bilgiye saniyeler içinde ulaşmak ve rutin işlerimizi algoritmalara devrederek zaman kazanmak çok olağan. Dolayısıyla eğitim alanının da yapay zekâdan etkilenmemesi düşünülemez. Öğretmenlerin sınıftaki rolü, öğrencilerin öğrenme biçimleri ve eğitim süreçlerinin yapısı yapay zekâ destekli teknolojilerle yeniden tanımlanıyor. Ancak bu gelişmeler beraberinde bazı riskleri de getiriyor: Yapay zekânın sosyal ilişkileri zayıflatması, karar verme süreçlerinde pasifleşmeye neden olması ve veri güvenliği gibi konular endişeye yol açıyor.
Eğitimde Yapay Zekâ
Eğitim alanında yapay zekâ destekli araçlar ve uygulamalar giderek yaygınlaşıyor. Öğretmenler ders planları ve çalışma kâğıtları, görseller, sunumlar gibi ders materyalleri hazırlamada yapay zekâdan yararlanabiliyor. Örneğin matematik veya fen derslerinde ChatGPT gibi araçlar yardımıyla alternatif problem örnekleri üretip ardından bunları dersin amaçlarına ve öğrencilerin ihtiyaçlarına göre uyarlayabiliyorlar. Öğrenci performansını değerlendirirken de yapay zekâdan faydalanmak mümkün. Ödev ve sınavları değerlendirirken otomatik geri bildirim sağlayan araçlar öğretmenlerin zaman kazanmasını sağlarken öğrencilere daha hızlı dönüt verilmesini mümkün kılıyor.
Devamını okumak için TÜBİTAK Yayınlar web sitesini ziyaret ederek abone olabilirsiniz.
Yazar: