Vücudumuzda kaşınan bir bölgeyi kaşıdıkça daha fazla kaşınmasının nedeni bilim insanlarının "kaşıntı-kaşıma döngüsü" adını verdikleri bu durumla ilişkili.
KrulUA/iStock
Bilgisayarlar, hayatımızın hemen her alanında işlerimizi kolaylaştırıyor. Giderek daha güçlü işlemciler, daha büyük veri depolama kapasiteleri ve daha hızlı ağ bağlantıları ile donatılan bilgisayarlar, günlük yaşamdan endüstriyel süreçlere kadar her alanda vazgeçilmez hâle geldi. Ancak tüm bu teknolojik gelişmelere rağmen insan beyninin karmaşıklığını, esnekliğini ve düşük enerji tüketimiyle inanılmaz işlem kapasitesini taklit edebilme konusuna hâlâ çok uzağız.
İnsan beyni, nöronlar (sinir hücreleri) ve sinapslar (iki sinir hücresi veya bir nöron ile bir diğer hücre arasında elektriksel sinir uyarılarının iletildiği bölge) arasında iletişim kuran karmaşık bir biyolojik ağ yapısına sahiptir. Bu yapı öğrenme, karar verme ve adaptasyon gibi süreçlerde olağanüstü bir performans sergiler. Örneğin bir çocuk bir kedi gördüğünde beynindeki nöronlar, kediyi tanımlamak ve onunla ilgili geçmişteki deneyimlerini hatırlamak için saniyeler içinde işlem yapabilir. Bu süreç, neredeyse hiç enerji harcamadan gerçekleşir. Buna karşın bir bilgisayarın aynı seviyede bir görev yapması büyük miktarda enerji tüketimi ve yüksek işlem gücü gerektirir.
Peki, bilgisayarlar bu biyolojik işleyişi taklit edebilir mi? Beynimiz gibi enerji verimli, hızlı ve esnek bir şekilde çalışmaları mümkün mü? İşte nöromorfik hesaplama, bu soruların cevabını arayan ve beyin gibi çalışan bilgisayarların temelini atan bir teknoloji olarak karşımıza çıkıyor. Bu teknoloji, yalnızca mevcut bilgisayarların sınırlarını genişletmekle kalmaz aynı zamanda yapay zekâ, makine öğrenimi ve otonom sistemler gibi alanlarda çığır açıcı gelişmelere öncülük edebilir.
Nöromorfik hesaplama, yalnızca bir teknoloji olarak değil, aynı zamanda insan beynini anlamaya yönelik bir bilimsel araç olarak da dikkat çeker. Beynin nasıl çalıştığını anlamak, sinir bilim (nöroloji) ve psikoloji gibi disiplinlerin yanı sıra yapay zekâ, bilişim ve mühendislik alanlarında da büyük bir öneme sahiptir. Bu bağlamda nöromorfik hesaplama, insan beyninin işleyişini modelleyerek hem daha gelişmiş teknolojiler geliştirmemize hem de insan zihninin karmaşıklığını daha iyi kavramamıza olanak tanır.
Bu teknoloji, bilgisayarların insan beyninin çalışma prensiplerini taklit ederek bilgi işlemesini sağlayan bir yaklaşıma dayanır.
İnsan beyninde nöronlar ve sinapslar elektrik sinyalleri aracılığıyla iletişim kurar ve bu sayede hızlı, verimli ve enerji tasarruflu bir şekilde karar alma süreçlerini yürütür. Nöromorfik çipler, bu biyolojik işleyişi elektronik bir modelle taklit ederek geleneksel bilgisayar mimarilerinin sınırlarını aşmayı hedefler. Bu sistemler, insanların öğrenme yetilerinden ilham alarak geliştirilen yapay zekâ ve derin öğrenme gibi modern teknolojilerle kıyaslandığında enerji verimliliği ve işlem hızında önemli avantajlar sunar
Devamını okumak için TÜBİTAK Yayınlar web sitesini ziyaret ederek abone olabilirsiniz.