Derya satranç kulübünden çıkmak üzereydi ki, Pişkin’in canı sıkkın bir halde satranç tahtasının başında oturduğunu gördü. -Hayrola?  - Ben beyazlarla oynuyordum, hamle sırası bendeydi. Baksana, b7’deki atım ne kadar acınası durumda! Kaçacak yeri yok... Ya şah, ya da kale tarafından alınacak. Yenilgiyi kabullendim elbette. Beceriksiz şey, b7’ye niye geldi ki? 

Çok klasik bir cümle ama şimdiki oyunseverler şanslı, çözemeyecekleri kadar çok zekâ oyununa erişebiliyorlar. Eskiden bu tarz oyunlar için kaynaklar çok ama çok kısıtlıydı. Bir yıl boyunca içindeki soruları çözebileceğimiz birkaç dergiyi ancak Dünya Zekâ Oyunları Şampiyonaları’na katılan ülkelerin hediye olarak getirdiklerinin arasından alıyorduk.

 Kimi zaman “yerini yadırgamak” olarak da tanımladığımız bu durumun nedeni uzmanlara göre nedeni beynimizin bir yarım küresinin uyanık kalmaya devam etmesi.

Kitap okuma zamanları büyük olasılıkla yorgun hissettiğimiz anlardır. Diğer neden ise okurken gözlerimizin sayfanın bir yanından diğer yanına düzenli olarak gidip gelmesinin göz kaslarımızın ve beynimizin yorulmasına sebep olması.

Müzik dinlemek günlük hayatımızın vazgeçilmez bir parçası. Birçoğumuz araba kullanırken, spor yaparken, ders çalışırken ya da kitap okurken bir yandan da müzik dinleriz. Bir işle uğraşırken aynı zamanda müzik dinlemenin, bilişsel yetenekleri (örneğin mantıksal düşünme, problem çözme ve öğrenme yeteneğini) nasıl etkilediğini belirlemeye yönelik birçok araştırma var.