iiievgeniy/iStock
Ormanda yürürken bazen bir ağaç gövdesinde bazen de bir kaya üzerinde kendine yer bulmuş, yeşil keçe benzeri bir görüntüyle sıklıkla karşılaşmışsınızdır. Bu görüntüdeki bitki, karasal ekosistemlerde en yaygın bulunan canlılardan biridir ve ormanlardan şehir içindeki bina duvarlarına, parklara kadar birçok farklı ortamda kendine yaşam alanı bulabilir. Çiçeği ve kendini toprağa bağlayan güçlü bir kökü olmadığı için “sadeliği” nedeniyle zaman zaman gözümüzden kaçabilen, ekosistemler üzerinde önemli bir etkiye sahip olan bu canlıların adı kara yosunları (Bryophyte).
Kara yosunlarının yaşam döngüsü uzun yıllardır araştırılan konulardan biri olsa da bu canlıların biyoçeşitlilik ve iklim üzerindeki etkisi, besin döngüsündeki rolü ve toprak sağlığıyla ilişkisi gibi ekolojik dengeyle olan bağlantısına dair kapsamlı çalışmaların tarihi çok yeni. Gelin bu güncel çalışmalar ışığında kara yosunlarının ekosistemler üzerindeki etkilerine yakından bakalım.
Tıpkı damarlı yeşil bitkiler gibi klorofil pigmentine sahip kara yosunları, fotosentez yoluyla besin üretir. Su ve besin iletim sistemlerine sahip damarlı bitkilerden farklı olarak ise kara yosunlarında özelleşmiş damar dokuları bulunmaz. Bunun yerine su ve suda çözünmüş mineraller çoğunlukla bu bitkilerin dış yüzeyiyle emilir ve doğrudan hücrelerine geçer. Yüzeylerinin büyük bir kısmı çevreyle temas hâlinde olduğu için ortam nemi azaldığında ise hızla su kaybederler. Su kaybıyla birlikte metabolik faaliyetlerinin neredeyse tamamen durduğu bir “uyku hâline” geçerler. Kriptobiyoz olarak adlandırılan bu uyku hâli, özellikle kurak ortamlarda hayatta kalmaları için kara yosunlarına büyük bir avantaj sağlar. Az miktarda bile olsa neme maruz kaldıklarında ise metabolizmalarını tekrar aktif hâle getirebilirler. Bu durum onlara çöl, taş yüzeyleri ve ağaç kabukları gibi suya düzenli erişilemeyen yerlerde bile yaşama imkânı sunar.
Kara yosunlarının gelişimi diğer damarlı bitkiler gibi ışık, sıcaklık ve su gibi çevresel koşulların uygun olduğu belirli mevsimsel dönemlerle sınırlı olmayıp yılın herhangi bir bölümünde havanın elverişli olduğu zamanlarda devam edebilir. Ayrıca kara yosunları, damarlı bitkilerde olduğu gibi besin maddelerini ve suyu topraktan alıp gövdeye ileten gerçek bir köke sahip değildir, bu amaçla rizoid adı verilen kök benzeri basit yapılar içerir. Bu yapılar kara yosunlarının yüzeylere tutunmasını sağlar.
Devamını okumak için TÜBİTAK Yayınlar web sitesini ziyaret ederek abone olabilirsiniz.