Tip 1 diyabet hastası 25 yaşındaki bir kadına, yeniden programlanmış kök hücre nakli yapıldı ve üç aydan kısa bir süre sonra vücut kendi insülinini üretmeye başladı.
Tip 1 diyabet hastası 25 yaşındaki bir kadına, yeniden programlanmış kök hücre nakli yapıldı ve üç aydan kısa bir süre sonra vücut kendi insülinini üretmeye başladı.
Koku hakkında tahminde bulunmak gerçekten hayli zor olsa da yapısal biyoloji, veri analitiği ve yapay zekâ alanlarındaki gelişmeler sayesinde koku alma kodunu çözmek ve kokuyu dijitalleştirmek mümkün olabilir.
Münih, Ludwig Maximilian Üniversitesinden (LMU) Nöroimmünolog Dr. Lisa Ann Gerdes liderliğindeki bir ekip, bir tür bağışıklık hücresi olan CD8-pozitif (sitotoksik) T hücrelerinin, MS hastalığının erken aşamalarında rol oynadığını gösterdi.
Harvard Üniversitesinden Patolog James Kirby ve ekibi, 80 yıl kadar önce geliştirilmiş ancak kullanımdan kalktıktan sonra unutulan streptotrisin adlı antibiyotiğin tıbbi potansiyelini araştırıyor.
Okumanın ve yazmanın henüz söz konusu olmadığı, insanların resim yoluyla iletişim kurdukları zamanlardan kalma sanat eserlerinin bazılarında Güneş çiziminin ve Ay’ın evrelerinin tasvirlerinin yer alması, insanın 10.000 yıldan daha uzun bir süre önce gökyüzünde gördüklerine ilgi duyduğunu ve resmettiğini gösteriyor.
İki gök bilimcinin yaptığı çalışmalar, Güneş siteminde dolanan çeşitli gök taşlarının gezegenler arası yolculuk yapmak için kullanılabileceğini gösteriyor.
Irvine, California Üniversitesinden bir araştırma ekibi, beyindeki oftalmik asit adlı bir molekülün Parkinson ve hareketle ilgili başka hastalıklar için yeni bir tedavi olabileceği ihtimalini ortaya koydu.
riskms / iStock
Timsahlar aile üyeleri arasında ince, uzun ve sivri çenesi ile dikkat çeken ilginç bir tür bulunur: Ganj timsahı (Gavialis gangeticus).
Bu tür, Hindistan yarımadasının kuzeyindeki hızlı akan temiz nehirlerde yaşar. Nehir kıvrımlarında ve nehrin diğer kısımlarında, suyun derin olduğu ve akıntının azaldığı yerlerde bir arada bulunurlar. Bacak kasları onları yerden kaldıracak kadar güçlü değildir, ancak karınları üzerinde kayarak kendilerini itebilirler. Bundan dolayı, sudan yalnızca güneşlenmek ve yumurtlamak için uzaklaşırlar. Her iki durum için nehirlerin ortalarında bulunan kumsalları tercih ederler.
Ganj timsahları balıklarla beslenirler. Balık yiyen timsah ya da Gaviyal timsahı olarak da bilinirler. Çeneleri oldukça ince ve uzun bir yapıdadır.
Çene şekli yaşamları boyunca değişir ve özellikle bireyler yaşlandıkça daha da uzayıp incelerek sivrilir. Çenelerinde 106 ile 110 arasında değişen sayıda jilet keskinliğinde diş bulunur. Yeryüzündeki en büyük timsahlar arasında olan bu türlerin erkek bireyleri 6,5 metre, dişileri ise 4 metre kadar olabilir. Genç bireyler böcekler, kabuklular veya kurbağalar gibi küçük hayvanlarla beslenir. Ancak timsahlar yaşlandıkça ve çeneleri incelip uzadıkça sadece balık ile beslenirler.
Bu timsahlar üç farklı avlanma stratejisi kullanır. İlki, sabit dur ve bekle yani suyun altında avları yanlarından geçene kadar hareketsiz kaldıkları yöntemdir. İkinci avlanma stratejisi arama yöntemidir. Suda yavaşça ilerlerken vücut pullarının üzerinde bulunan duyusal organ sayesinde sudaki titreşimleri algılayarak avlarının yerini tespit ederler. Üçüncüsü ise hızlıca saldırma ve avını yakalama yöntemidir. İnce çeneleri, su altında hızlı hareket etmelerini sağlar.
Ganj timsahlarının soyları kritik olarak tehlike altındadır. Soyları için en büyük tehdit insanların avlanma, tarım, sanayi ve balıkçılık faaliyetleri neticesinde habitatlarının (yaşam alanlarının) tahrip olmasıdır. Ayrıca fareler, altın çakallar, yaban domuzları, firavun fareleri ve monitör kertenkeleleri timsahların yumurtaları ile beslenirler.
TÜBİTAK Remzi Oğuz Arık Mahallesi Tunus Cad. No: 80 06540 Kavaklıdere Çankaya/ANKARA
E-Posta: bteknik@tubitak.gov.tr
yayinlar.tubitak.gov.tr
E-Posta: abone@tubitak.gov.tr
