Tip 1 diyabet hastası 25 yaşındaki bir kadına, yeniden programlanmış kök hücre nakli yapıldı ve üç aydan kısa bir süre sonra vücut kendi insülinini üretmeye başladı.
Tip 1 diyabet hastası 25 yaşındaki bir kadına, yeniden programlanmış kök hücre nakli yapıldı ve üç aydan kısa bir süre sonra vücut kendi insülinini üretmeye başladı.
Koku hakkında tahminde bulunmak gerçekten hayli zor olsa da yapısal biyoloji, veri analitiği ve yapay zekâ alanlarındaki gelişmeler sayesinde koku alma kodunu çözmek ve kokuyu dijitalleştirmek mümkün olabilir.
Irvine, California Üniversitesinden bir araştırma ekibi, beyindeki oftalmik asit adlı bir molekülün Parkinson ve hareketle ilgili başka hastalıklar için yeni bir tedavi olabileceği ihtimalini ortaya koydu.
Mikrobiyom kavramı, insan vücudundaki bağırsak, deri veya burun boşlukları gibi organlarla ilişkilendirilir. Yakın zamana kadar beyin mikrobiyomunun varlığı çok uzak bir ihtimal olarak görülüyordu.
Okumanın ve yazmanın henüz söz konusu olmadığı, insanların resim yoluyla iletişim kurdukları zamanlardan kalma sanat eserlerinin bazılarında Güneş çiziminin ve Ay’ın evrelerinin tasvirlerinin yer alması, insanın 10.000 yıldan daha uzun bir süre önce gökyüzünde gördüklerine ilgi duyduğunu ve resmettiğini gösteriyor.
İki gök bilimcinin yaptığı çalışmalar, Güneş siteminde dolanan çeşitli gök taşlarının gezegenler arası yolculuk yapmak için kullanılabileceğini gösteriyor.
Irvine, California Üniversitesinden bir araştırma ekibi, beyindeki oftalmik asit adlı bir molekülün Parkinson ve hareketle ilgili başka hastalıklar için yeni bir tedavi olabileceği ihtimalini ortaya koydu.
Ganesh Gowrishankar, Montpellier Bilgisayar Bilimi, Robotik ve Mikroelektronik Laboratuvarı
Fransa'daki Montpellier Bilgisayar Bilimi, Robotik ve Mikroelektronik Laboratuvarından Ganesh Gowrishankar ve meslektaşları, bir kullanıcının sadece küçük boyun hareketleriyle tüm etrafını kolaycagörmesini sağlayan bir sistem geliştirdi. Normalde insanlar başlarını bir yandan diğer yana çevirerek sadece 180 derecelik bir görüş alanına sahip olabiliyor. Bu, gözlerimizi hareket ettirirsek 240 dereceye, karnımızı da döndürürsek 360 dereceye çıkabiliyor. Şimdi Gowrishankar ve ekibinin geliştirdikleri sanal gerçeklik gözlüğü
ve özel bir yazılımla bakışlarını bir baykuş gibi 360 derece çevirme becerisi kazanabilecek. Bu tekniğin özellikle savaş pilotlarına yardımcı olabileceği vurgulanıyor. Ekip, HTC Vive Pro Eye başlığının üstüne 360derecelik bir kamera ekledi. Bu kamera, başın dönüş açısını ölçebiliyor ve kameradan gelen panoramik video akışının bir kısmını görüntüleyebiliyor. Araştırmacılar ayrıca kamera akışının hangi kısmının gösterileceğini seçerken başın dönüş açısını iki katına çıkaran bir yazılım da ekledi. Bu, kullanıcının başını10 derece çevirdiğinde görüş alanının 20 derece döndüğü anlamına geliyor.
Boynunu 90 derece bir tarafa çevirdiğinde ise doğrudan arkasını görebiliyor. Gowrishankar, katılımcıların başlarını ne kadar döndürmeleri ve gördükleri bir nesneye dokunmak için elleriyle nereye uzanmalarıgerektiğine hızla adapte olduklarını, ancak cihazı çıkardıklarında yeniden adapte olmak için benzer şekilde kısa bir süreye ihtiyaç duyduklarını söylüyor. Araştırmacılar bu tekniğin, insanların sanal ya da artırılmışgerçeklikte oturarak çalıştıkları yerlerde pratik uygulamalar bulabileceğine inanıyor.
Kaynak:
TÜBİTAK Remzi Oğuz Arık Mahallesi Tunus Cad. No: 80 06540 Kavaklıdere Çankaya/ANKARA
E-Posta: bteknik@tubitak.gov.tr
yayinlar.tubitak.gov.tr
E-Posta: abone@tubitak.gov.tr
