EyeEm Mobile GmbH/iStock
Ağlamak için bolca sebebe sahip bebeklerin uçak yolculuklarında haklı bir gerekçeleri daha ortaya çıkar. Uçağın kalkışı ve inişi sırasında kulak zarlarının iki tarafı arasındaki basınç farklılığını dengeleyemeyen bebekler, zarın gerilmesiyle yaşadıkları rahatsızlığı kabindeki tüm yolculara haykırarak bildirir.
Kulak yolunun sonunda, kulağın iç bölümlerini dış dünyadan tamamen izole hâle getiren kulak zarı bulunur. Zarın hemen arkası içi havayla dolu bir odacık olan orta kulak bölümüdür. Östaki borusu orta kulağı burnumuzun arkasında bulunan üst yutağa bağlar.
Dış ve orta kulak arasında bir basınç farkı oluştuğunda östaki borusu açılarak bu dengesizliğin üstesinden gelir. Örneğin, uçak yükselirken zarın dışında basınç düşer. Zar dışarı doğru bombelenir ve kapalı konumdaki östaki borusunun açılması tetiklenir. Boru açıldığında orta kulaktaki havanın bir kısmı üst yutağa aktarılır ve basınç dengelenir. İniş sırasında ise bunun tam tersi gerçekleşir. Esnerken ve yutkunurken gerçekleşen kas hareketleri borunun açılmasına yardımcı olur. Basınç dengelenmesi esnasında, östaki borusu işlevini yerine getirdiğinde, kafamızın içinde bir ses duyar ve rahatlarız.
Bebeklerin östaki borusu yetişkinlerinkinden daha dardır ve ihtiyaç hâlinde boruyu açan dört kas bebeklerde henüz yeterince gelişmemiştir. Bu yüzden kulaklarında oluşan basınç farklılığıyla başa çıkmakta zorlanırlar. Kulak enfeksiyonu ya da soğuk algınlığında mukus ile tıkanan östaki borusu durumu daha da kötü hâle getirebilir.
Kaynak: