Tarihçe > 1870'ler > 1920'ler > 1945'ler > 1965'ler
 

Bu arada Werner Heisenberg, kuantum sonuçları veren dinamik operatörleri geliştirdi ve 1925 yılında bunların, komutatif olmayan bir cebir sistemi oluşturduğunu gösterdi. Fizikçiler o zamanlar matris cebrini pek bilmiyorlardı. Born ve Jordan, bunun matris cebri olduğuna işaret edince, kuantum mekaniğinin matrisler şeklindeki anlatımı doğdu. Aynı yılın başında, Nisan ayında ise, Walther Bothe ve Hans Geiger, doğmuş olan onca belirsizlik arasında, atom süreçlerinde kütle ve enerjinin korunduğunu gösterdi. Fakat bütün bu gelişmelerin, Newton yasalarıyla pek bir ilgisi yoktu. Elektronları yöneten ve bu şekilde davranmaya yönelten yasa neydi? Onların bu davranışını betimleyen bir denklem olmalı ve çözüm olarak, yörüngelerde durağan elektron dalgaları vermeliydi. 1926 yılında Erwin Schrodinger, de Broglie'ın varsayımından hareketle, elektronlar için bir 'dalga denklemi' yazdı. Diferansiyel nitelikteki bu denklemiyle, Heisenberg'in matris denklemleri arasındaki bağlantıyı da açıklamıştı. Denklemin hidrojen atomu için elde edilen çözümleri; belli dalgaboylarına sahip birer durağan dalga oluşturuyor ve dalgalar, Bohr'un enerji düzeylerine karşılık gelen frekanslara sahip bulunuyordu. Hareketli bir yıl başlamıştı...