|
1946
yılında, ilk gözlendiğinde Yukawa'nın mezonu zannedilen muon parçacığının, görünür
maddenin yapısında yer almayan, 'II. Nesil' madde parçacıklarının ilki olduğu
anlaşılır. Bu beklenmedik keşif, şaşkınlık yaratmıştır. Çünkü böyle bir 'üst nesil'
parçacığa ne gerek vardır? Güçlü etkileşime girmeyen bu parçacıkla elektron için,
'lepton' terimi kullanılmaya başlanır. 1947 yılında, yine kozmik ışınların incelenmesi
sırasında, artı ve eksi yüklü iki 'pi mezonu' keşfedilmiştir. Başka bir resimde
V şeklinde izlere rastlanmış ve V'lerin iki ayağına yol açan yüklü parçacık çiftlerinin,
yüksüz birer parçacığın bozunmasıyla ortaya çıkmış olması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Bulucuları parçacıklara 'V parçacığı' adını verir. |
|
Yeni
parçacıkların yapısına ve varlığına anlam verilmeye çalışılmakta; fizikçiler,
elektron, pozitron ve fotonların elektromanyetik özelliklerini hesaplayabilmek
için yöntemler aramaktadır. Richard P. Feynman, soyadıyla anılan diyagramları
geliştirir. 1948 yılında Berkeley senkro-siklotronunda gerçekleştirilen bir çarpışırma
deneyinde, ilk yapay pion üretilir. Ertesi yıl Enrico Fermi ile C.N. Yang, pionun
bir 'nükleon' ve 'karşıt nükleon'dan oluştuğu önerisinde bulunur. Böyle bir 'karmaşık
parçacık' kavramı, alışılmışın dışındadır. 1949 yılında, 'V parçacıkları'nın K+
ve K- mezonları olduğu anlaşılır. Kozmik ışın incelemeleri, yeni tür
parçacıkların keşfine yol açmaya devam etmektedir. 1951 yılında, nötür K0
ve π0 mezonları keşfedilir. |