Fakat
tenis topları çok büyük olasılıkla, mağaraya sığabilecek bir hayvanın boyutlarına
oranla oldukça iridir ve vücut profilini ancak kaba hatlarıyla verebilir. Halbuki
aynı işlem masa tenisi toplarıyla tekrarlanabilseydi, yandaki şekilde görüldüğü
gibi, profil daha ayrıntılı olarak belirlenebilirdi. Hele
minik bilyalar, gerçi hayvanı rahatsız edip saldırganlaştırır, ama çok daha ayrıntılı
bilgi sağlardı. | |
Öte
yandan, eğer hayvana zarar vermek istemiyorsak, bilyaları fazla hızlı fırlatmamamız
gerekir. Hele hele; hayvancağızın şeklini, bir tabancanın namlusundan çıkan mermilerle
yoklamaya, hiç kalkışmamamız...
Tabii en rahat ve kolayı, bir kaynağını bulup, hayvanın üzerine yeterli sayıda
foton fırlatmak olurdu. Cisimleri biz çoğu zaman böyle algılıyoruz çünkü, yansıttıkları
ışınlar sayesinde onları görerek. Dolayısıyla, eğer çantamızda bir el feneri olmuş
olsaydı, merakımızı hemen giderebilir ve hem de hayvanı, hemen hemen hiç rahatsız
etmemiş olurduk. Gün ışığının ulaştığı yerlerde, görmek istediğimiz cisimlerin
üzerine fırlatacak foton aramak zorunda kalmıyoruz bile. Güneş bunu bizim için,
zaten yapıyor.