Çekirdeği
oluşturan protonlarla nötronların, birbirleri açısından, yaklaşık merkezi bir
çekim alanı oluşturdukları ve atomdaki elektronlarınkilere benzer şekilde, farklı
enerji düzeylerine karşılık gelen yörünge kabuklarında oturdukları düşünülebilir.
Çekirdeğin 'kabuk modeli' denilen bu tasarımda, nötronlarla protonlar, farklı
türden parçacıklar oldukları için, bağımsız yörünge şemalarına sahiptirler. Öte
yandan her ikisi de, ћ/2 spinleriyle fermion olduklarından, ayrı ayrı kendi
yörüngelerini, tıpkı elektronlar gibi; spinleri zıt yönlerde olacak şekilde, çiftler
halinde paylaşmak durumundadırlar. Dolayısıyla çekirdek, nötronlarının ve protonlarının
hangi yörünge yapısında oturuyor olduğuna bağlı olarak; en düşük enerjili temel
durumunda veya uyarılmış enerji durumlarından birinde bulunuyor olabilir. Uyarılmış
haldeki çekirdekler, zamanla foton yayarak, daha düşük enerjili durumlara geçiş
yaparlar. Işınlanan fotonun enerjisi, arasında geçiş yapılan iki düzeyin enerjileri
arasındaki farka eşittir. Çekirdekteki enerji düzeylerinin, hem kendi değerleri
ve hem de aralarındaki farklar; atomdaki elektronların enerji düzeylerine oranla
çok daha büyüktür. Bu yüzden, çekirdek ışımalarından kaynaklanan fotonların enerjisi
veya frekansı, atom ışımalarında görülen fotonlarınkinden çok daha yüksektir.
Hem de yüksüz olduklarından, gama ışınları malzemelerde uzun mesafeler katedebilirler
ve durdurulmaları, diğerlerine göre çok daha zordur. Bu amaçla, kurşun gibi ağır
bir metalden levhalar kullanılır. Nihayet bazı çekirdekler, oluştukları anda uyarılmış
durumdadır veya uyarılmış halde oluşmuşlardır. Zamana bağlı olarak, gama ışınları
yayarlar. Bazı radyoaktif çekirdeklerin gösterdiği gama etkinliği bundan ibarettir
ve kaynağını, nükleonların yörünge yapısını belirleyen güçlü etkileşimden alır.
Alfa ışıması biraz daha karışık...