Yaralıların Sınıflandırılması
Bir kitle kazasında yaralılar,
yaralanma derecelerine göre sınıflandırılıp bunların tedavi öncelikleri
belirlenir. Bu triyaj olarak bilinir. Esasen, savaş yaralılarının tedavi
önceliği açısından sıraya sokulması şeklinde, askeri hekimliğin bilinen
yöntemlerindendir. Fransızca (trier), sıraya sokmak, ayıklamak anlamındadır.
Bundaki amaç, var olan tüm olanakları ulaşan her yaralıya ya da en ağır
yaralıya ya da ilk ulaşılan yaralıya sunmak yerine, eldeki olanakların
tümünü en çok yaşamı kurtarabilmek ve sekeli önleyebilmek için tıbbi gereklere
göre yönlendirmek ve paylaştırmaktır. Normal zamandaki ilkyardım koşullarında
olduğu gibi, bir yaralıya var olan tüm hizmeti götürmeye çalışmak, bir
kitle kazasında sonuçta yarar yerine zarar verebilir.
Triyaj belli ilkeler içinde
yapılmalı ve bu ilkeler önceden belirlenmiş olmalıdır. Triyaj, ilk başta
sanıldığından ve görüldüğünden daha zordur, belli bir bilgi ve deneyim
gerektirir. Triyaj kuralları kazanın derecesine, kazazede sayısına ve eldeki
tıbbi yapıya, kurtarma, taşınma ve cerrahi olanaklarına göre değişir; bu
nedenle farklı durumlarda öncelikler farklı olabilir, hatta bir felaketin
yönlendirilmesi sırasında farklılıklar ortaya çıkabilir. Triyaj yaralının
ulaştığı her tıbbi basamakta (kaza alanında, hastane girişinde, hastane
içindeki tedavi aşamalarında) yeniden yapılır; diğer bir deyişle, yaralının
tedavisi bitinceye kadar, sürekli ve süreğendir. Bu basamaklarda, gerekirse
yaralının o andaki durumuna (ya da eldeki olanaklara) bağlı olarak yaralının
triyaj düzeyi artırılabilir, ancak kural olarak geriye alınamaz. Yani,
önce ağır yaralı olarak sınıflandırılmış birisi, ileriki basamaklarda hafif
yaralı grubuna sokulup tedavisi geciktirilmemelidir.
Kaza alanındaki triyajdan
bir bölgede mümkünse bir kişi sorumlu olmalı ve bu kişi de tedavi ile ilgilenmemelidir.
İlkyardım ekibinin diğer elemanları bu triyaj sorumlusunun istek ve yönlendirmesine
uygun olarak, fakat tıbbi açıdan kendi bilgileri içerisinde hareket etmek
zorundadırlar. Kitle kazalarında yaralılar için triyaj grupları ülkesel
olarak saptanmalı ve herkes tarafından bilinmelidir, bu konuda evrensel
bir standart yoktur. Bir örnek olarak Noto, Narcan ve Huguenard sınıflandırılması
şu şekildedir:
1. Mutlak Aciller: Solunumun
ve dolaşımın sağlanması için ilk fırsatta yaşam destek işlemleri gereklidir.
Kurtarma sırasında bir hekim ya da eğitilmiş tıbbi teknisyen eşliğinde
olması gereken ve mutlak öncelik tanınacak yaralılar sınıfıdır. Bu grup
içerisine şunlar girer:
1.1. Anlık aciller (AA):
Yaralının yaşayabilmesi için mutlak ve acil yaşam desteği gereken yaralılar
(solunum güçlüğü, dolaşım güçlüğü, kafa içinde kanama, %50'den çok ikinci
ve üçüncü derece yanıklar).
1.2. Birinci derece aciller
(A1): Bu grup yaralıda nakil öncesi tedavi zorunludur; aksi durumda solunum
ve dolaşım güçlüğünün ortaya çıkması olasılığı yüksektir. Örnek olarak
çoklu travma, solunum güçlüğü olmaksızın göğüs kafesi travması, şok olmaksızın
karına penetran travma, turnike ile kanaması duran damar yaralanmaları,
açık uzun kemik kırıkları, geniş kas yaralanmaları, koma ile birlikte kafa
travması, "crush" sendromu, nörolojik bulgular ile birlikte omurilik travması,
% 30-50 ikinci ve üçüncü derece yanık, koma ile birlikte zehirlenmeler,
göz yaralanmaları, blast yaralanmaları, bilinç kaybı ile birlikte boğulma,
28-32°C arasında hipotermi bu gruba girer.
2. Rölatif Aciller: Bu yaralılar
için acil hemşirelik tedavisi gereklidir; kurtarma geciktirilebilir, kurtarma
sırasında hekimin eşlik etmesi gerekmez ve cerrahi tedavi geciktirebilir.
Bu süreçler sırasında yaşam ile ilgili bir risk ortaya çıkmaz. Bu grup
ikiye ayrılabilir:
2.1. İkinci derece aciller
(A2): Cerrahi tedavi 18 saate kadar geciktirilebilir. Kapalı uzun kemik
kırıkları, açık kısa kemik kırıkları, kanama olmaksızın kafa derisi ve
yumuşak doku kesileri, kafa travması, % 10-20 arasında ikinci ve üçüncü
derece yanıklar, nörolojik kayıp olmayan omuz, ayak bileği çıkıkları, eklem
yaralanmaları bu gruba girer.
2.2. Üçüncü derece aciller
(A3): Bu yaralılarda gerçek tedavi 18 saatin üzerinde geciktirilebilir
ve bunların oturur pozisyonda taşınması mümkündür: Örnek olarak kapalı
ekstremite travmaları, küçük yaralanmalar, bilinç kaybı olmaksızın kafa
travması, ciddi olmayan karın ve göğüs kafesi kontüzyonları, % 10'dan daha
küçük yanıklar bu triyaj grubundadır.
3. Hafif yaralılar: "İyi
huylu" yaralanması olan ve ilk muayene ya da yara bakımından sonra kendi
kendine eve ya da bir toplama noktasına gidebilecek olanlar.
4. Aşırı ağır (umutsuz)
yaralılar: Bu yaralılar o anda tedavi edilemeyecek kadar ağır ya da yaşama
olasılıkları olamayan ya da çok düşük olan yaralılardır. Kurtarma ve ilkyardım
olanakları, yaralı sayısı ve dağılımı da göz önünde tutularak olanaklar
sınırlıysa bu triyaj grubu üzerinde yoğunlaştırılmamalıdır. Basit önlemler
ve analjezik ilaçlarla yetinilir.
Bunun dışında başka birçok,
uygulaması genellikle daha basit triyaj sistemi tanımlanmıştır.
İşaretleme konusuna gelince:
Triyajı yapılmış yaralının, değişik basamaklarda önceliğinin belirlenmesi
için görünür bir şekilde işaretlenmesi gerekir. Ne var ki kurumlar ve uluslararası
bir işaretleme kodu geliştirilememiştir. Ticari olarak satılan METTAG sisteminde
üst üste, biri üstten yırtılınca alttaki görülen dört renk vardır. Bunun
yararı, gereken yerlerde yaralının triyaj sınıfını yükseltmek için bir
alttaki renge geçilebilmesi, ama (evrensel kural olan) geriye dönülememesidir.
Bu renkler (yukarıdaki 5 basamaklı triyaj sistemi renklerinden farklı olarak)
şu şekildedir:
1. öncelik:
Hemen Hastaneye (bekleyemez) |
2. öncelik:
Hastaneye (bekler) |
3. öncelik:
Basit İlkyardım Yeterli (beklemek zorunda) |
4.
öncelik: Ölü ya da kurtarılamaz; yeniden canlandırma yapılmaz. |
Ülkemizde kabul edilmiş bir
triyaj sistemi var mıdır? Yaralıları işaretleyecek ve her sağlık biriminde
baştan hazır olması gereken triyaj etiketleri bulunur mu? |