Viyana Tıp Üniversitesinde Hematoloji Uzmanı Philipp Staber tarafından yürütülen çalışmada çeşitli kanser ilaçlarının etkinliği, hastalardan alınan kanser hücrelerinden vücut dışında oluşturulan hücre kültürleri üzerinde deneniyor.
fizkes/iStock
Ağız içi yaraları derimizin diğer bölümlerindeki yaralara kıyasla oldukça hızlı iyileşir. Uzun süredir tükürüğün oluşturduğu nemli ortamın ve içerdiği proteinlerin iyileşme hızına olumlu katkıları biliniyordu. 2017 ve 2018 yılında yayımlanan araştırma sonuçları ile bu süreç daha ayrıntılı biçimde anlaşıldı.
Tükürüğümüzde bulunan histanin-1 adlı protein, bakterileri yaralı dokulardan uzaklaştırarak yaraların iyileşmesine katkıda bulunur. 2017 yılında Şilili araştırmacılar, histatin-1’in aynı zamanda yaralar kapatılırken yeni oluşturulan hücrelerin taşınmasına ve birbirlerine tutunmalarına yardımcı olduğunu, ayrıca yeni damar oluşumunu (anjiyogenez) desteklediğini buldular.
Temmuz 2018’de California Üniversitesi ve National Institutes of Health (NIH) araştırmacıları 30 gönüllü ile gerçekleştirdikleri deneylerde, deneklerin ağız ve kollarında benzer boyutta yaralar açarak iyileşme hızını etkileyen faktörleri belirlemeye çalıştılar. Yaralı bölgelerdeki gen ifadelerini karşılaştıran araştırmacılar, ağızdaki SOX2, PITX1, PITX2 ve PAX9 proteinlerinin sürekli hazırda bekletildiğini, yara oluşumunda hızlıca harekete geçtiklerini ve diğer deri onarım proteinlerine kıyasla daha uzun süre çalıştıklarını fark ettiler. Bu sayede ağız yaralarının on kata kadar daha hızlı kapandığı gözlendi. Ek olarak yapılan deneylerde, farelerde normal şartlarda dokuz günde iyileşen yaraların genetik müdahale ile SOX2 proteini düzeyleri artırıldığında üç günde iyileşebildiği görüldü.
Kaynaklar: