Son yıllarda migrenin oluşumundaki rolü olduğu anlaşılan kalsitonin gen ilişkili peptid (CGRP) adlı molekülün etkisini engellemeyi hedefleyen ilaçların hem atağın akut evresinde hem de atakları önlemeye yönelik tedavilerde etkili olduğu bulundu.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Mecit Halil Öztop’un liderliğinde yürütülen projede, gıda işleme sürecinde ortaya çıkan organik atıklarının sürdürülebilir ve çevre dostu yöntemlerle işlevsel liflere dönüştürülmesi amaçlanıyor.
Bir grup yer bilimci 2008 yılında Kanada’nın Hudson Koyu’nun kıyılarındaki kayaçların yaşının 4,3 milyar civarında olduğunu iddia etmişti. Son bilimsel çalışmalar bu iddiayı destekliyor.
Geçmişte yapılan bilimsel çalışmalar, ultrason dalgalarının çeşitli biçimlerde biyolojik süreçleri etkilediğini göstermişti. Son bilimsel çalışmalar duyulabilir seslerin de hücreler üzerinde etkisi olduğunu gösteriyor.
Çoğu bitkisel organizmada, morötesi ışığı algılayabilen UVR8 adındaki protein bulunur. Bu önlemlere rağmen bitkiler uzun süre morötesi ışınlara maruz kaldığında ya da koruyucu kimyasal maddeleri yeterli miktarda üretemediğinde bitki hücreleri zarar görebilir
Yerel halk tarafından “Sini Bağa” ya da “Sac Bağa” olarak adlandırılan Fırat kaplumbağası (Rafetus euphraticus), Türkiye’de yaşayan beş tatlı su kaplumbağası türü arasında en az tanınanı ancak soyu en çok tehlike altında olanıdır.
Suyun arıtılma sürecinde doğal su kaynaklarına deşarj edilmeden önce içinde kalan kirleticiler uzaklaştırılarak su kalitesinin artırılması amacıyla uygulanan ileri oksidasyon işlemleri (AOP) arasında en önemlilerden biri kavitasyon döngüsü olup bunlar içinde en popüler olanı da akustik kavitasyondur. Akustik kavitasyon, ses dalgaları sayesinde sıvıda oluşan kabarcıkların çökmesiyle yüksek enerji açığa çıkaran bir kavitasyon türüdür.
Kuzey Carolina ve Texas A&M üniversitelerinden bilim insanlarının gerçekleştirdiği araştırmada, bir deniz kaplumbağası türü olan Caretta caretta’ların farklı coğrafi bölgeleri, manyetik alanları sayesinde ayırt etmeyi öğrenebildiğine dair ilk somut veriler elde edildi.
Bilimsel çalışmalar, karalardaki su miktarının içinde bulunduğumuz yüzyılda büyük miktarda azaldığını gösteriyor. Üstelik azalan sadece kalıcı buzullar değil. Yeraltı suları, göller ve nehirler giderek kuraklaşıyor.